( Fotoğraf Alex Wigan) Ne çok yarım kalmışlığımız var Sevdamız, hayallerimiz, ömrümüz… Üç noktalarla anlatıyoruz içimizden geçenleri Gerçekliği kolay olup dokunamadıklarımızı Bir adımlık mesafelerde çalamadığımız kapıları.. Ne çok vazgeçmişliğimiz var Keşkelerimiz, neyselerimiz… Bir...
(Fotoğraf- Ceyhun Özener) ŞEHİT OĞULDAN ANA’YA Sol yanımdan girdi kahpe bir kurşun, Yığıldım düştüm birden, bütün bedenim yorgun. Canım çekildi ama direndi kaldı ruhum, Gidemedim ardından ölümün uykusunun Vatan sana emanet, yiğidim cesur...
Bir varmış, bir yokmuş. Çok söylemesi günahmış. Ülkenin birinde Hüdaverdi isimli bir hükümdar varmış. Çok iyi bir yönetici imiş, çok iyi bir eşi iki tane nur topu gibi oğlu varmış. Ülkesi güllük gülistanlık, bütün...
Kazakistan Büyükelçiliği’nde Kazakistanlı Uygur yazarı, Ahmetcan Aşiri’nin (Ahmetcan Aşirov) İDİKUT romanını tanıtmak üzere toplantı düzenlendi. Kazakistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tuymebayev (Zhanseit Tuimebayev)’in ev sahipliğinde 23 Mart 2016 tarihinde yapılan toplantıda, Kazak...
Kaydı birer birer güvendiklerim, Düştü teker teker övündüklerim, Baktım ki çevreme bomboş yalnızım. Kaçmışlar dost deyip sevindiklerim… Akıllıca büyük laflar ederler, Kuzu kuzu peşlerinden giderdik. Olmasa da şimdi istikbalimiz, Hedefimiz büyük ülkemiz derdik… Korkakça,...
Ey zavallı kul, kendinden başkasını görme hakir Cebin zengin ama yüreğin öyle fakir. Söylediğin af olur mu gece gündüz etsen zikir, Dua et, yalvar Allaha, versin sana akıl fikir. Dünya malı bilirsin ancak...
Ölüm nedir bilir misiniz canlar? Sıkıldığın hayatı bitirmektir. Yeniden hayata başlayabilmektir. Hayatta oynadığımız oyunları, Yenileyebilmektir. Hep aynı oyunları oynamamaktır. Hayatı tam yaşayabilmektir. Hep aynı hayalleri kurmamaktır. Bilinen hayatı bırakıp bilinmeyene, Yelken açabilmektir. Bazen...
(Fotoğraf- Francesco Gallarotti) Yağmurlu bir akşam New York’ta. Ve yine yollar… Buralarda hayat yollarda geçiyor. Kim bilir belki her yerde böyledir artık. Trafik değil sadece, yoran mesafeler. Yarım...
İstanbul’u kazanıp fakülteme kaydolmak üzere geldiğimde ilk binalarını görmüştüm… Yıllardır kafamda kurup ekranlarda gördüğüm İstanbul’a hiç benzemiyordu… Evler eski, iç içe, karma karışıktı sanki… Oysa nasılda güzel görünüyordu kuşbakışıyla yukarıdan… Uçaktan izlemek başkaydı bu...
