Genelde ne medya mensupları ne siyasi partiler ne de vatandaş, partilerin tüzüğünü seçim bildirgelerini okumuyorlar. Seçimlerde vadettiklerden hangilerini gerçekleştirdi diye bakmıyorlar bile. Gündeme göre sansasyonel haberler yazılıyor, okunuyor ve çok kıymetli yıllarımız geçip gidiyor.
Seçimlerin sonucunda CHP, ağırlıklı olarak Türk milliyetçilerinin ve İstanbul gibi birkaç şehirde DEM partinin ödünç oyları ile belirgin bir başarı sağladı. Kendilerini tebrik ederken başarılı çalışmalarını bekliyoruz. Başarılı olurlarsa verilen ödünç oylar kalıcı hâle gelir ve bu seçim tereddüt edip sandığa gitmeyen veya bir başka partiye oy verenler onları iktidara getirirler. Bu günlerde tekrar seçilemeyen eski başkanlar için dillendirilen yolsuzluk iddialarının gelecek seçimlerde kendileri için söylenmemesi kendi ellerinde. Siyasi parti liderlerinin yeni seçilen başkanları en kısa sürede toplayıp yolsuzluk ve iltimastan uzak durmaları gereğini anlatmaları gerektiğine inanıyorum.
Yerel yönetimlerin vazifesi, merkezi hükümetin yapamadığı veya yapmadığı yapısal reformları yapmak değildir. Bundan dolayı halka ucuz tarımsal ürün sağlamak için tarım yatırımları yapmalarını ve tarım ürünlerini halka ucuz şekilde pazarlamalarını da hem istemiyor hem de beklemiyorum. Ancak onlardan ülke ve tarımın sorunlarını dillendirmelerini, çözüm önerilerini iletmelerini ve paydaş olarak hükümete yardımcı olacaklarını halka anlatmalarını bekliyorum.
Başkanlık sistemine geçilmesi hâlinde TBMM’nin etkisiz hale geleceği ve vatandaşların tamamının temsil edilemeyeceği öngörüsüyle başkanlık sistemine şiddetle karşı çıktım. Keşke haklı çıkmasaydım ama sonuç beklendiği gibi oldu. Ayrıca tüm yetkilerin Cumhurbaşkanı’nda toplanması sebebiyle pek çok önemli konunun yıllarca gecikmeli olarak ele alınabileceğini bekliyordum ve öyle de oldu. Mesela 2018 yılında başkanlık sistemine geçerken en kısa sürede hal kanununun çıkarılacağı vadedilmişti. Sn. Erdoğan ve Tarım Bakanlarınca defaatle halka ucuz, kaliteli ve sağlıklı tarım ürünlerinin ulaştırılabilmesi için yeni Hal Kanunu’nun çıkarılacağı sözü söylendi ama kanun hâlen çıkmadı. TÜİK verilerine göre en yüksek fiyat artışı yıllardır tarım ürünlerinde olmasına rağmen hiçbir tedbir yok.
Daha önce bahsettiğim tarımla ilgili pek çok yeni proje ve programda da Hal Kanunu’ndan bahsedilmiyor. Taslaklarda da aracıyı kaldırma veya aracıların alacağı komisyonları azaltma konusunda gerçekçi hükümler bulunmuyor. Ancak fiyat artışlarına sebep olan üreticileri aracıların kölesi hâline getiren mevcut Hal Kanunu uygulanmaya devam ediyor. En kısa zamanda DENETİMLERİ VE NİHAİ ÜRÜN ANALİZLERİ, ÜRETİM SAFHASINDA YAPILMIŞ TARIM ÜRÜNLERİNİ, ÜRETİCİ TARAFINDAN PERAKENDE SATICILARA DOĞRUDAN ULAŞTIRACAK bir sisteme ihtiyaç var.
Tarım ürünleri, perakende ticaretin düzenlenmesi hakkındaki kanun ve yönetmeliğe bile ancak 2023 yılının Aralık ayında ilave edildi. Birkaç sene önce enflasyon ve pahalılığın sorumlusu ilan edilen tarım sektörü ve üreticisinin üvey evlat kabul edilmesine son verilmeli ve halka sağlıklı ucuz tarım ürünlerinin ulaştırılması için gerekli tedbirler en kısa sürede alınmalıdır.
Ramazan bayramınızı kutluyor, Türk milletine ve islam alemine hayırlara vesile olmasını diliyorum.
